sazan

En Son Eklenen Şairler : Yusuf HAYALOĞLU ( Ah Ulan Rıza!..) Behçet Kemal ÇAĞLAR - Zeynep KÖYLÜ

gözler yalan söylemez !..

sazan tatlı bir su balığıdır..

bazen de söyleyebilir !..

A N A H T A R   Konuşmak susmanın kokusudur / Ya sus - git, ya konuş - gel, ortalarda kalma / Yalan korkaklığın tortusudur / Dürüst kaba ol, eğreti saygılı olma  Özdemir ASAF


sazan.webjump.com

Bu sitede adı geçen bütün şairlerin telif hakkı saklıdır.

Güncelleme Tarihi : 21.08.2000

Şairlerin Tam Listesi

Mektup

Zeynep KÖYLÜ Ah Ulan Rıza!..

UZAK SEVİŞMELERDEN

Zamansız vuruyordu ruhumun kapısını
Bir kadını yakından sevmenin başlangıcı
Oysa ben dönüyordum uzak sevişmelerden
Hiç kanatsız uçarken bir günün kırlangıcı

Pazarlarda pür telaş caddelerde son atak
Hangi surata baksam cinselliği tek yatak
Oysa ben biliyordum uzak sevişmelerden
Cezbeyi şahikada kadını küskün tutmak

Şimdiyse utancıyla bir mevsim yaşanıyor
Kar suyu şarabıyla haziran geberirken
Oysa ben görüyordum uzak sevişmelerden
Acemi kancıklığa bir kadın yetişirken

                                  M.Halil PAZARLI

Pek yakında kitapçılarda..
çok yakında kitapçılarda
ŞAİRLERİN ALFABETİK LİSTESİ

A

B

C

D

E

F

G

H

I

İ

J

K

L

M

N

O

Ö

P

R

S

Ş

T

U

Ü

V

Y

Z

uyuz olacaksan girme kardeşim..
DİKKAT ( Asabi olanlara tavsiye edilmez.)
Bazı ayrıcalıklardan yararlanmak istiyorsanız üye olmak için tıklayın..

UÇURUMLARA DAR GELEN

   Şiirin Ş'sini yazmak yerine Ş'nin şiirini yazmak isterdim. Değil legalden yana olmak, bizzat kendisi illegaldir şiirin. Aynı anda gökyüzünün haritasını çizdiği gibi, yeraltının nabzını da tutar. Belki bu yüzden silinmiştir ayışığı şiirlerden, ayak basılalı beri Ay'a. Kim bilir ? Zamana karşı durandır şiir. Ölüme de. Zamana karşı duranın şiirini yazmak isterdim. Ölümün de.

   Anayasası olmayan tek cumhuriyet şiir değil midir ? Bütün kutsal kitaplardan kovulmuştur. Devletten'de, Yine de sürgün olduğu söylenemez. Her şiir kendi yasası üzre kendi devletini kurmuştur, Ne yöneten vardır orda, Ne yönetilen. Kul da kendisidir, Tanrı da. Söz de, sözcük de. Bu yüzden mi uzak durur hep yasal işlerden ? Bu yüzden mi adı illegale çıkmıştır ? Yasadan, yasalardan uzak duranın şiirini yazmak isterdim.

   Duranın, eylemsizliğin yanında değildir şiir, devinim halindedir. Yanar, döner durmaksızın değişir. Göğün yüzündeki güvercindir, yerin elindeki akarsu, yeraltında kömür. Güvercinin attığı taklayı, akarsuda akıp giden susuzluğu, kömürde yanıp sönen ateşi yazmak isterdim.

   Her işine eylemine aşkla başlayandır şiir. Sabah kalkar kalkmaz yüzünü yıkar : Aşktır musluktan dökülen. Otobüse biner : Aşktır ödediği, paso kullanmaz. Çay içer bir deniz kıyısında : Aşktır içtiği taze dem, az şekerli. Ama açığa vurmaz aşkını. Aşkı da yasaktır. İllegaldir. Bütün kurumlara ve kuramlara karşıdır. Hiçbir tanıma sığmaz. Bilenler bilir kimliğini, kasketini gözlerine indirse de. Onun bilinen, benim bilinmeyen kimliğimi yazmak isterdim.

   Her an, her yerdedir şiir. Yanı başımızdadır. Yanı başınızda. Bir romanın dipnotundadır. Bir öykünün başlangıç cümlesinde. Bir fotoğrafın bembeyaz arabında. Yağmurun cama vuran sesidir, özlemde buluşan bakıştaki sessizlik. Damarı yerin altında gizli bir damla sudur, uykusu palamarından çözülmüş bin damla susuzluk. Adanmış olandır, hem de adanan. Tan atanda yanan alevdir, külü de dumanı da kendinden menkul. Kendi karanlığından damıtmıştır aydınlığını, ışığını. Her bir dizesi bir ışık demeti bu aydınlığın şiirini yazmak isterdim.

   Ufku geniştir, ülkesi sonsuz, özgürlüğü sınırsız. İnsanın olduğu her yerde. Aşkın olduğu her yerde. Umudun olduğu her yerde. Onurun olduğu her yerde. Emeğin, direncin, bilincin olduğu her yerde.

   Şiirin Ş'si yerine, Ş'nin şiirini, bir de böyle bir yazı değil de aslında, hiçbir sözcük kullanmadan, bembeyaz sıradan bir şiir yazmak isterdim. Uçurumlara dar gelen.

                                                                 Refik DURBAŞ

motif.gif (6433 bytes)

ÖZGÜRLÜĞE ÜÇ KURŞUN

Aklı sırtında kambur bir heves düşkünüydü
Öfkeli tutkuların alev renkli gülüydü
Kaldırımda yürüyen çile yüklü bu adam
Ezilmeye alışmış dert neslinin dölüydü

Bir heves düşkünüydü ki belli
Gitti geldi geldi gitti
Hevesi kursağında
Saydı adımlarını
Kaldırım taşlarını
Kırksekiz kırkdokuz elli
Tam elli

Pusuda gecelerin emzirdiği bu adam
Özgürlük sevdasıyla tutuşup yanıyordu
Kısır döngü içinde sancılanan bu adam
Özgürlüğü kuşların ruhunda arıyordu

Bir sevda düşkünüydü ki belli
Gitti geldi geldi gitti
Sevdası kaf dağında
Saydı adımlarını
Kaldırım taşlarını
Kırksekiz kırkdokuz elli
Tam elli

Sabahın mahmurluğu kent üstüne düşerken
Birdenbire üç kurşun yüreğini salladı
Küçük bir kıvılcımı salt özgürlük sanarken
Özgürlüğün haline kaldırımlar ağladı

Özgürlük düşkünüydü ki belli
Gitti geldi geldi gitti
Son bir defa
Özgürlük kavgasında
Saydı adımlarını
Kaldırım taşlarını
Kırksekiz kırdoku..
Çırpındı sendelendi
Elli tam elli

M.Halil PAZARLI

Dans Tokat El Sanatları

HÜZNÜNE SEVDA

Ben hayata yaşamaktan kaçarken tutuldum Sevgili.
Bir intihara koşar gibi kabullendim hayatı.
İnadına ve isyanla yaşadım,
Ölümler çağırmaktan kısıldı sesim,
Beter oldum. Yaşadım. Kapanmış bir yarayı dürtüler gibi yaşadım.
Tutup yine de sevmişsem seni, intiharım olan yaşamakta
Aşkın panzehirinin olmayışındandır.
Benim hayatım kaybedişler üzerine kurulmuştur Sevgili.
Eni sonu malum bir cinayetin masum ve meçhul bir maktulüyüm ben.
Ben seni yaraya tuz basar gibi, bütün vuslatları yıkarak sevdim.
Ben seni sadece sevdim.
Dedim sana. Aşk gibi hüznün de sebebi yoktur Sevgili, tutamağı vardır sadece.
Ben şehirleri nemli bodrum katların kaldırım hizası pencerelerinden tanıdım.
Yokulmuş zamanlar ve imkansız mekanlar gibidir benim sevgim.
Bu yüzden büyük umutlarım olmadı, olamaz benim.
Biliyorum. Senin gülüşün benim baharımdır.
Ne ki bodrum katların kör odalarında aslolan hüzündür Sevgili
Ben seni hüznüne sevdim, ben seni sadece sevdim
Biliyorum. Senin gülüşün benim baharımdır.
Oysa benim adım gurbetlere yazılmış, yüreğime hüzün düşürülmüştür.
eylül yorgunu saçlarımla en güzel hüzünleri ben yaşarım.
Ben seni gerekçesiz ve neticesiz sevdim.
Ve nasıl sevmişsem seni böyle dolu dizgin, ulu orta
Öylece hüzne belenmişim işte.
Bazı acılar vardır, tütün gibi işler adamın ciğerine, aşk gibi, yaşamak gibi.
Sevgili, Sevmişsem seni ve yaşıyorsam hala
Tütün çekiyorsam gecenin bir vakti,
Demli bir hüzne çatmışım belle. Dedim sana.
Aşk gibi hüznün de sebebi yoktur Sevgili, tutamağı vardır sadece.

                                                                            Muhammed Varol ÖZTÜRK

AYŞE

digital ve 450 MHz hızında büyük bir aşktı
iki yıllık harddiskime verileri yükleyip
sanal sanal yığdığım

hangi pentiumu açsam aynı windows sessizliği yüreğimde
ekran kartını ölçmeye yetmiyor çözünürlüğüm
kolayda olsa word de yazamıyorum sözleri
millennium ile binyıl aynı biliyorum
binyılı saat rakkasları beni aşk eskitiyor

e-maillere kurumuş gül yaprakları saklanmıyor ayşe

heyy modem bağlanmamak gıcık tarafın
oysa hackerlığın kuralı yok
millennium ile binyıl aynı yaşlanıyor
beni aşk şiiri söz eskitiyor

heyy aşk kapat beni format atarım yoksa

sıradışı ve bardaktan boşanırcasına downloadlanırken mp3 ler
çingene çehreli paint'in pembesi ıssızlığımızdan girer aşk
kadınların fahişeliği bilmezliğinden

- ki her kadın başka bir aşkta sınar kendini -

uzantıma basitliğim, dosyam,exem, resimlerim
biosum, belgelerim, klasörüm, sistemdeki açıklarım
password soran saçmalığım, bilmediğim
kanamaya başlayan sevişmem
devrilen cümlelerim, üşüdüğüm an sarılmam

- ki şiirlerde sohbetlerde aynı kuşkuyla sarar geceye -

kodladığım renklerin paletine değmiyor fırçam
her hainlik aşkta biçare
işlemcimin tıkırtısıyla düşüyorsun hüznüme
digital bir intiharı kuruyorum kendime

e-maillere kurumuş gül yaprakları saklanmıyor ayşe

M.Halil PAZARLI

DUVAR KAĞITLARI

Deniz Kızı

Tıkla

Download

355 kb

Taylan

Tıkla

Download

307 kb

Deniz Feneri

Tıkla

Download

243 kb

 

Tıkla

 

ELEŞTİRİLERİNİZ VE ÖNERİLERİNİZ :

Editöre mesaj göndermek için tıklayınız

E - MAİL : pazarli@hotmail.com

Counter

Copyright© 2000 - M.Halil PAZARLI