DON KİŞOT
Olumsuz gencligin sovalyesi,
ellisinde uyup yureginde carpan aklina
bir Temmuz sabahi fethine cikti
guzelin, dogrunun ve haklinin:
Onunde magrur, aptal devleriyle dunya,
altinda mahzun ve kahraman Rosinant'i.
Bilirim, hele bir dusmeye gor hasretin halisine,
hele bir de tam okka dort yuz dirhemse yurek,
yolu yok, Don Kisot'um benim, yolu yok,
yel degirmenleriyle dovusulecek.
Haklisin, elbette senin Dulsinya'ndir dunyanin en guzel kadini,
elbette sen haykiracaksin bunu
bezirganlarin suratina,
ve alasagi edecekler seni
bir temiz pataklayacaklar seni.
Fakat sen, yenilmez sovalyesi susuzlugumuzun,
sen, bir alev gibi yanmakta devam edeceksin
agir, demir kabugunun icinde
ve Dulsinya bir kat daha guzellesecek.
HASRET
Yuz yil oldu yuzunu gormeyeli,
belini sarmayali,
gozunun icinde durmayali,
aklinin aydinligina sorular sormayali,
dokunmayali sicakligina karninin.
Yuz yildir bekler beni
bir sehirde bir kadin.
Ayni daldaydik ayni daldaydik.
Ayni daldan dusup ayrildik.
Aramizda yuz yillik zaman,
yol yuz yillik.
Yuz yildir alaca karanlikta
kosuyorum ardindan
KIZ ÇOCUĞU
Kapilari calan benim
kapilari birer birer.
Gozunuze gorunemem
goze gorunmez oluler.
Hirosima'da oleli
oluyor bir on yil kadar.
Yedi yasinda bir kizim,
buyumez olu cocuklar.
Saclarim tutustu once,
gozlerim yandi kavruldu.
Bir avuc kul oluverdim,
kulum havaya savruldu.
Benim sizden kendim icin
hicbir sey istedigim yok.
Seker bile yiyemez ki
kagit gibi yanan cocuk.
Caliyorum kapinizi
teyze, amca, bir imza ver.
Cocuklar oldurulmesin
seker de yiyebilsinler.
MAVİ GÖZLÜ DEV
O mavi gozlu bir devdi
Minnacik bir kadin sevdi
Kadinin hayali minnacik bir evdi
Bahcesinde ebrulii
Hanimeli
Acan bir ev
Bir dev gibi seviyordu dev
Ve elleri oyle buyuk isler icin
Hazirlanmisti ki devin
Yapamazdi yapisini
Calamazdi kapisini
Bahcesinde ebrulii
Hanimeli
Acan evin
O mavi gozlu bir devdi
Minnacik bir kadin sevdi
Miniminnacikti kadin
Rahata acikti kadin
Yoruldu devin buyuk yolunda
Ve "Elveda" deyip mavi gozlu dev'e
Girdi zengin bir cucenin kolunda
Bahcesinde ebrulii
Hanimeli
Acan eve
Simdi anliyor ki mavi gozlu dev
Dev gibi sevdalara mezar bile olamaz
Bahcesinde ebrulii
Hanimeli
Acan ev
SEVİYORUM SENİ
Seviyorum seni
ekmegi tuza batirip yer gibi
Geceleyin atesler icinde uyanarak
agzimi dayayip musluga su icer gibi
Agir posta paketini
neyin nesi belirsiz
telasli, sevincli, kuskulu acar gibi
Seviyorum seni
denizi ilk defa ucakla gecer gibi
Istanbul'da yumusacik kararirken ortalik
icimde kimildayan birseyler gibi
Seviyorum seni
Yasiyoruz cok sukur der gibi.
TAHİRLE ZÜHRE MESELESİ
Tahir olmak de ayip degil Zuhre olmak da
hatta sevda yuzunden olmek de ayip degil,
butun is Tahirle Zuhre olabilmekte
yani yurekte.
Mesela bir barikatta dovuserek
mesela kuzey kutbuna kesfe giderken
mesela denerken damarlarinda bir serumu
olmek ayip olur mu?
Tahir olmak da ayip degil Zuhre olmak da
hatta sevda yuzunden olmek de ayip degil.
Seversin dunyayi doludizgin
ama o bunu farkinda degildir
ayrilmak istemezsin dunyadan
ama o senden ayrilacak
yani sen elmayi seviyorsun diye
elmanin da seni sevmesi sart mi?
Yani Tahiri Zuhre sevmeseydi artik
yahut hic sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliginden?
Tahir olmak da ayip degil Zuhre olmak da
hatta sevda yuzunden olmek de ayip degil.
VERA'YA
Gelsene dedi bana
Kalsana dedi bana
Gulsene dedi bana
Olsene dedi bana
Geldim
Kaldim
Guldum
Oldum
YOL TÜRKÜSÜ
Gogsumuz kuvvetli gonlumuz temiz
Tukenmez yollari tuketiriz biz
Ne saray ne hamam ne han isteriz
Nerde gun batarsa orda yatariz
Sabah buradaysak aksam oradayiz
Gunlerin pesinde bir hovardayiz
Bazi misra gibi dudaklardayiz
Bazi kimsin diye soran bulunmaz
Hey anam hey yolcu yolunda gerek
Bazi altimizda kus tuyu dosek
Bazi ortunecek yorgan bulunmaz
Hey anam hey yolcu yolunda gerek
KARIMA MEKTUP
Bir tanem!
Son mektubunda:
"Basim sizliyor
yuregim sersem!"
diyorsun.
"Seni asarlarsa
seni kaybedersem;"
diyorsun;
"yasiyamam!"
Yasarsin karicigim,
kara bir duman gibi dagilir hatiram ruzgarda;
yasarsin kalbimin kizil sacli bacisi
en fazla bir yil surer
yirminci asirlilarda
olum acisi.
Olum
bir ipte sallanan bir olu.
Bu olume bir turlu
razi olmuyor gonlum.
Fakat
emin ol ki sevgili;
zavalli bir cingenenin
killi, siyah bir orumcege benzeyen eli
gecirecekse eger
ipi bogazima,
mavi gozlerimde korkuyu gormek icin
bosuna bakacaklar
Nazima!
Ben,
alaca karanliginda son sabahimin
dostlarimi ve seni gorecegim,
ve yalniz
yari kalmis bir sarkinin acisini
topraga goturecegim...
Karim benim!
Iyi yurekli
altin renkli,
gozleri baldan tatli arim benim:
ne diye yazdim sana
istendigini idamimin,
daha dava ilk adiminda
ve bir salgam gibi koparmiyorlar
kellesini adamin.
Haydi bunlara bos ver.
Bunlar uzak bir ihtimal.
Paran varsa eger
bana fanila bir don al,
tuttu bacagimin siyatik agrisi,
Ve unutma ki
daima iyi seyler dusunmeli
bir mahbusun karisi.
YAŞAMAYA DAİR
1
Yasamak sakaya gelmez,
buyuk bir ciddiyetle yasayacaksin
bir sincap gibi mesela,
yani, yasamanin disinda ve otesinde hicbir sey beklemeden,
yani butun isin gucun yasamak olacak.
Yasamayi ciddiye alacaksin,
yani o derecede, oylesine ki,
mesela, kollarin bagli arkadan, sirtin duvarda,
yahut kocaman gozluklerin,
beyaz gomleginle bir laboratuvarda
insanlar icin olebileceksin,
hem de yuzunu bile gormedigin insanlar icin,
hem de hic kimse seni buna zorlamamisken,
hem de en guzel en gercek seyin
yasamak oldugunu bildigin halde.
Yani, oylesine ciddiye alacaksin ki yasamayi,
yetmisinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de oyle cocuklara falan kalir diye degil,
olmekten korktugun halde olume inanmadigin icin,
yasamak yani agir bastigindan.
2
Diyelim ki, agir ameliyatlik hastayiz,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mumkun degilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de gulecegiz anlatilan Bektasi fikrasina,
hava yagmurlu mu, diye bakacagiz pencereden,
yahut da sabirsizlikla bekleyecegiz
en son ajans haberlerini.
Diyelim ki, dovusulmeye deger bir seyler icin,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hucumda, daha o gun
yuzukoyun kapaklanip olmek de mumkun.
Tuhaf bir hincla bilecegiz bunu,
fakat yine de cildirasiya merak edecegiz
belki yillarca surecek olan savasin sonunu.
Diyelim ki hapisteyiz,
yasimiz da elliye yakin,
daha da on sekiz sene olsun acilmasina demir kapinin.
Yine de disariyla birlikte yasayacagiz,
insanlari, hayvanlari, kavgasi ve ruzgariyla
yani, duvarin ardindaki disariyla.
Yani, nasil ve nerede olursak olalim
hic olunmeyecekmis gibi yasanacak...
3
Bu dunya soguyacak,
yildizlarin arasinda bir yildiz,
hem de en ufaciklarindan,
mavi kadifede bir yaldiz zerresi yani,
yani bu koskocaman dunyamiz.
Bu dunya soguyacak gunu birinde,
hatta bir buz yigini
yahut olu bir bulut gibi de degil,
bos bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlikta ucsuz bucaksiz.
Simdiden cekilecek acisi bunun,
duyulacak mahzunlugu simdiden.
Boylesine sevilecek bu dunya
"Yasadim" diyebilmen icin...
MEMET
Karsi yaka memleket,
sesleniyorum Varna'dan,
isitiyor musun?
Memet! Memet!
Karadeniz akiyor durmadan,
deli hasret, deli hasret,
oglum, sana sesleniyorum,
isitiyor musun?
Memet! Memet!